İçeriğe geç

Osmanlıca’da kaç harf var ?

Osmanlıca’da Kaç Harf Var? Bir Harf, Bir Hayat: Geçmişin İzinde

Kayseri’de, her zamanki gibi bir akşamüstü. Gökyüzü al al olmuş, güneş ufuktan son bir kez yüzünü göstermeye çalışıyor. İçim burkuluyor. Son günlerde içimde hep bir eksiklik var; sanki kaybolmuş bir şey, bir eksik parça. Her gün, her an bir şeylere odaklanmaya çalışıyorum ama hep bir boşluk. Her şey geçip giderken, ben zamanın içinde kaybolmuş gibiyim. O sırada aklıma bir şey takılıyor: Osmanlıca’da kaç harf var? Bir an, bu soruya verdiğim cevap, bana hayatımda unutamadığım bir anıyı hatırlatıyor. Peki, Osmanlıca’da kaç harf var? 29, 32 mi? Ama daha fazlası var, değil mi? Bunu bilmek, belki de bir şeyi hatırlamama yardımcı olacak.

Bir Kitap, Bir Kütüphane

Birkaç yıl önce, bir kütüphanede kaybolmuştum. Kayseri’nin eski mahallelerinden birine gitmiş, eski kitaplarla dolu o daracık odada, tarihin kokusunu içime çekiyordum. O gün, hayatımda dönüm noktası gibi hissedebileceğim bir şeyin başlangıcına adım atacağımı henüz bilmiyordum. Sadece, sabah biraz dağınık bir şekilde kütüphaneye gitmiştim. Sonra gözüm, tam köşedeki eski bir Osmanlıca kelime defterine takıldı. Hiç düşünmeden yanına gittim ve açtım. Harfler, gözümde birer şekil gibi canlanıyordu. Birdenbire Osmanlıca’daki harflerin sayısını sorgulamaya başladım. Belki de bu soruya verdiğim cevap, benim için hayatımın anlamını çözmemi sağlayacaktı. Ama her şey bu kadar basit miydi?

Osmanlıca, Bir Zamanlar

O kitaptan sayfalar çevirmeye devam ettim. Osmanlıca, aslında çok tanıdık bir dil değil, en azından o zamanlar bana o kadar tanıdık gelmiyordu. Harfler, birbirine benzer ama çok farklıydı. Hangi harf nereye yerleşiyor, neyi ifade ediyor? Bu harfler sanki geçmişin izlerini taşıyordu, bir hikâye anlatıyordu. Ben de o hikâyeyi anlamak istedim. 29 harf, aslında bir dilin gerisindeki tüm duyguları, insanlık tarihini ve kültürü taşıyor gibi hissettirdi. Her harf, bir insanın yaşadığı zamanı, bir dönem insanının düşüncelerini… Ama bir şey vardı ki, her harf bana eksik bir şeyin bulunduğunu söylüyordu. Belki de geçmişin bana sakladığı bir şey vardı. Osmanlıca’da kaç harf vardı? Gerçekten kaç harf vardı? Ne kadar çok soru, ne kadar çok anlam… Bir yanda harfler, diğer yanda aradığım anlam…

Bir Anlık Heyecan, Bir Sonsuz Arayış

O an içimden bir şey uyandı. Belki de bu eksikliği, bu kaybolan parçayı bulmam için Osmanlıca’yı öğrenmem gerekiyordu. Ama bir soru daha vardı kafamda: Bir dil öğrenmek gerçekten de geçmişi mi getirecek, yoksa sadece bir dildeki sembollerle aradığımız anlamı mı bulacağız? Osmanlıca harfleri, her biri birer işaret gibi görünüyordu. Ama aradığım şey, bir dildeki harflerle çözülür müydü? Bir yandan, evet, bir dilin derinliklerine indikçe, o dilin içindeki kültüre ve duyguya da yakınlaşacağımı hissediyordum. Ama bir yandan da bu, o kadar kolay bir şey değildi. Osmanlıca’da kaç harf vardı? 29 harf mi? Gerçekten tek bir sayı ile anlatılabilir miydi?

Bir Anı, Bir Hikâye

Bir süre sonra, kütüphanedeki o eski kitabı kapatıp dışarı çıkarken, içimde hala o soru vardı: Osmanlıca’da kaç harf var? Ama daha fazlası vardı. Her harf, aslında bir anıyı, bir hayatı anlatıyordu. Geçmişin bir parçasıydı. O an, o kitabı kapatırken, o eksikliği fark ettim. Bazen geçmişin içinde kaybolmak, kaybolmuş bir şeyin izini sürmek, günümüzle bağ kurmak gibi oluyor. Osmanlıca harfleri, bazen geçmişin yükünü taşırken, bazen de sadece bizlerin anlamak istediği bir şeyin sembolü oluyordu. Yani belki de o kadar harf, sadece bir yaşamın içindeki duyguları anlatmak içindi. Ve belki de “kaç harf var?” sorusu, aslında “ne kadar hatırlıyorsun?” sorusunun bir yansımasıydı.

Sonuçta: Geçmişin Dilinde Kaybolmak

O günden sonra, Osmanlıca’yı biraz daha anlamak için çabalarım arttı. Çünkü o harfler, bana sadece bir dilin parçalarını sunmuyordu; aynı zamanda bir dönemin, bir düşünüş biçiminin, bir insanın kalbinden geçenleri de anlatıyordu. Her harf, bir anlam taşıyor ve her harf, bir dönemi temsil ediyordu. Osmanlıca’da kaç harf vardı? Belki de 29 harf, sadece bir dilin başlangıcını, bir tarih parçasını simgeliyordu. Ama bana göre, her harf bir anıyı ve duyguyu taşıyor; geçmişi, geleceğe taşıyan bir sembol gibiydi. Kendi içimde bir eksikliği hissettiğimde, işte o harflerin anlamına daha çok yaklaşıyordum.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Hipercasino şişli escort
Sitemap
elexbet yeni girişhttps://partytimewishes.net/betexper güncel adresbets10